• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/people/Kadir-Işık/794574707
  • https://www.twitter.com/@kisik1973

SINGAPUR(SINGAPORE) GEZI NOTLARI

SINGAPUR (SINGAPORE)



     (2013-Aralık) Notlara geçmeden evvel Singapur'a nasıl ulaştığımı açıklayayım. İstanbul-Asghabat-Bangkok-Singapore olmak üzere toplam 3 uçuştan sonra beklemelerde dahil olmak üzere 27 saat sonra Singapur'a ulaştım. İstanbul-Asghabat-Bangkok arası uçuşumu Turkmenistan Airline ile yaptım ve hakikaten benim için ayrı bir tecrübe oldu. Örneğin, herkesin bir biniş kartı (boarding pass) olmasına ve herkesin de koltuk numarası bu kartta yazıyor olmasına karşın yolcular, istediği yere oturuyorlardı. Uçakta uluslararası bir seyahat değil de, sanki pazar dönüşünü yapmış da köye dönmekte olan tip insanlar vardı ve ne yazık ki kesif bir gaz (!) kokuları arasında yolculuk yaptık. Asghabat'a indikten sonra 2 saat bekleme süremiz varken gezelim dedik ama nafile. Yeşil pasaport vize rejiminden muaf olmasına karşın davet mektubu ibraz etmem gerekiyormuş, kimi tanıyorsam bu ülkede. Transit yolcu salonunda beklerken vakit geçirmek için internete girelim dedik, dediler burada wifi falan yok, sadece kablolu internet var o da saati 5 $. Asghabat-Bangkok arası uçak ise eski tip de olsa rahattı ve rötarsız indi. Menüleri de oldukça doyurucuydu. Uçağım Bangkok Havaalanına indi, ancak ben Singapur'a şehrin 50 km doğusunda bulunan Don Muaeng Airport'tan low-coast uçuşla devam ettim. Dolayısıyla iniş saati itibariyle taksi kullandım. Taksiciler tipimiz ve elimizdeki yükler itibariyle  turisti hemen anlıyorlar ve pazarlık en üst dilimden başlatılıyor. Taksimetre niye açtırmadın diye sormayın, çünkü taksimetre açılış ve km atış fiyatı düşük olduğu için kabul etmiyorlar. Havaalanı ile tren istasyonlarında taksiye ihtiyacınız varsa pazarlık yapmaktan başka çareniz yok, üstelik ücretli yol geçişlerini de sizden tahsil ediyorlar.
      Gelelim indikten sonraki bürokratik prosedürlere. Benim pasaportum eski olduğundan mıdır nedir, o kadar ülke dolaştım, Singapur ile Tayland'daki memurların inceleme süresi kadar bir durumla hiç karşılaşmadım. Sanki pasaportta birşey arıyorlarmış da bulamıyorlarmış gibi didik didik ettiler.  Her iki ülkede de, giriş yaparken görevli tarafından webcam ile fotoğraflarınız çekiliyor. Prosedür sonrası içine girmiş olduğumuz Changi Airport'un dünyanın en büyük ve en modern havaalanı olarak lanse edildiğini ve hatta Singapur'un dört ikonundan biri oduğunu, şehrin turistik biblolarında ya da magnetlerinde bu havaalanının da resmedildiğini gördüm. İtiraf etmeliyim ki, ikon olmayı hakedecek konfor ve rahatlıkta dizayn edilmiş idi. Ayrıca bir şehir devletinde böyle bir havaalanı görmek beni hem şaşırttı, hem de kıskandırdı. Masjid Sultan-Singapore-Sultan Mosque         Singapur'un yaklaşık 5 milyon civarında nüfusu var ve önemli miktarda da müslüman Malay nüfusu içeriyor. Aşağıda ve yukarıda müslüman Malayların ibadethanelerinden en görkemlisi farklı mimarisiyle Masjid Sultan'dan kareler görüyorsunuz. Yine bu camiinin bulunduğu mevkii şehrin en çok turistik mekanlarından birisi ve durak olarak adı da Sultan Masjid olarak geçiyor.
Masjid Sultan-Singapore-Sultan Mosque         Sultan Camisinin iç kısmında maalesef fotoğraf çekemedim, ancak 5000 kişilik olduğunu öğrendim. Yapılışı 1824'lere dayanıyor. Caminin imamı ile kısa bir  muhabbett ettik. Türkiye'den geldiğimi öğrenince daha  bir alakadar oldu ve Singapur'la ilgili küçük bilgiler verdi.
 ArtScience Museum Singapore         Singapur denince benim ilk aklıma gelen çok büyük bir liman ve yüksek binalardı. Yanılmadığımı ancak bilgilerimin eksik olduğunu anladım. Yukarıdaki ve aşağıdaki fotoğrafta da görüldüğü üzere sadece yüksek binalar değil, aynı zamanda estetik , görsel açıdan muhteşem ve panoramik özellikler taşıdıklarını söylemeliyim. Örneğin, yukarıdaki soldaki üç yüksek binanın üzerine devasa büyüklükte bir gemi maketi koymak, ya da aşağıdaki fotoğraftaki bir alışveriş merkezinin içine öyle minyatür falan  değil bayağı büyük bir havuz yapmak olsa olsa kendileri küçük ancak mimari fikirleri büyük Singapurluların aklına gelmiş. Zaten ben Uzakdoğu gezimde beni en etkileyen şeyin modern bina mimarisi olduğunu söylemeliyim. Bizim mimarlar keşke master eğitimlerini buradaki üniversitelerde yapsalar, hem gözümüze hem de ülkemize kesinkes daha yararlı olurlar.  Fotoğraftaki elma dilimi şeklinde ayrılmış olan yapı ise ArtScience Museum olarak geçiyor.
 Singapur'da bir alışveriş merkezi Singapur'da bir metro istasyonu         Havaalanı ile şehir arasında East-West Line metro hattı çalışıyor ve takriben 30 km lik bu mesafe 15 dk kadar sürüyor Singapur'da metro MRT olarak geçiyor.  Metro biletleri Singapur'da dahil olmak üzere Uzakdoğu'da gittiğin durak ya da km başına ücretlendiriliyor, dolayısıyla bilet makinesinden metro bileti alırken önünüze bindiğiniz metro hattının durak adları geliyor, siz hangisinde ineceğinizi işaretliyorsunuz ve bilet ücreti hesaplanıp ekranda belirdikten sonra siz kağıt para da dahil olmak üzere paranızı para girişinden atıyorsunuz ve makineden biletinizi alıyorsunuz. Bu biletle dediğim gibi sadece ve sadece ineceğiniz durağa kadar seyahat edebilirsiniz. Durakların hem girişinde hem de çıkışlarında manyetik okuyuculu turnikeler mevcut ve aldığınız bileti buraya okutuyorsunuz, durak harici inmişseniz turnike açılmıyor ve katakülli olduğu kanaatiyle sesli uyarı veriyor. Enteresan bir uygulama ancak oldukça adil diye düşünüyorum. Yine depozitolu ve kredili biletler de var akbil benzeri. Bizde olduğu gibi otobüs ya da metrodaki cihazlarda da geçerli. Singapur'da 4 tane ana arter metro MRT, 5 tane kısa mesafeli metro LRT, bir de Sentosa adası ile Singapur arasında kullanılan monorail kullanılıyor. Dünyada bir sürü metro gördüm, ancak Singapur'daki gibi konforlu, temiz, hızlı metro hatları görmedim. Yolcu güvenliği için istasyondaki platformlar camla kapatılıp açılır-kapanır kapı ile donatılmış. Tren istasyona yanaştığında önce trenin kapısı arkasından platform kapısı açılıyor. Sadece güvenlik değil görüntü estetiği için de mükemmel uygulama olduğu kanaatine vardım. Özellikle metroları bizdeki yerel idarecilerin mutlaka ve mutlaka gelecekteki projelerinde  örnek alması lazım. Ayrıca bazı istasyonlarda temalı uygulamalarda gördüm, örneğin istasyona değil de ormana giriyormuşsunuz gibi bir hisse kapılıyorsunuz, yürüyen merdivenler olmasa görüntü tam uyacak gibiydi.

Merlion-Singapore
 Merlion-Singapore
Üstte ve yandaki fotoğrafta  gördüğünüz Merlion Singapur'un en önemli ikonlarından biri MERLION, mitolojik bir yaratık olup vücudu balık, başı ise aslandır ve Merlion,  Singapur'un uluslararası maskotu olarak bütün biblolarda yeralıyor. Anıtın kaidesi ile toplam yüksekliği 37 metre, Merlion yüksekliği ise 8,6 metre. Bu arada merak edenler için söyleyeyim Singapur'un orjinal adı olan "Singapura" aslan şehri anlamına geliyor. Bu anıtın çevresinde devasa bir yağmur ormanı, tabiat parkı ve çok büyük oyun alanları var. Aşağıdaki fotoğrafta bu ormanlık alandan bir kare görüyorsunuz. Fotoğraftaki ağaçların şekli tamamen doğal bir oluşum. Zaten bu bölgenin genel adı Sentosa adası olarak biliniyor ve anakaradan Monorail ya da teleferik ile ulaşılabiliyorsunuz. Ben yürürüm diyorsanız, sizin ve benim gibiler için de nefis bir yol yapılmış, keyfini çıkarabilirsiniz. Monorail için bayan teşrifatçılar istihdam edilmiş ve turistlere karşı inanılmaz bir alaka gösteriyorlar.
Sentosa Islands
       Sentosa adasına gidenler fotoğraf çektirmek için bu gördüğünüz devasa büyüklükteki yılanı omuzuna alabilir, sevebilir, öpebilir, tabi ki sahibine verceğiniz ücret karşılığında.
 Sentosa Islands      Fotoğrafta Sentosa adasının girişindeki fantastik takı görüyorsunuz.  Hakikaten bu adanın kendisi de girişi de ayrı bir görsel şölen idi. Sentosa adasını biraz tanıtayım. Adaya girmenin öncelikle ücretli olduğunu söyleyeyim. Bu adanın örneğin girişinde meşhur Amerikalı Film Yapım şirketi Universal'in stüdyolarını görebiliyorsunuz, pek tabii ki ayrı bir ücret karşılığında. Yine adrenalin salgılamak isteyen yetişkinler için kurulmuş oyun alanları var. Zaten Sentosa eğlence adası olarak lanse ediliyor.

 Chinatown Singapore
         Singapur'da herşey kurallar silsilesi içinde. Kuralsız hiçbirşey yok. Fotoğrafa bakınız, binalar bile ip gibi bir seviye, planlı ve estetik. Ancak, Singapur'un bu kurallı kent yaşamının mimarının İngilizler olduğunu ve bu mirası onlardan devraldıklarını söylemeliyim. Singapur eski bir İngiliz Sömürgesi ve resmi yabancı dili de İngilizce. Bu nedenle, İngilizceniz varsa gönül rahatlığıyla Singapur'u baştan başa keşfedebilirsiniz. Singapur'u keşfetmek için en az 3-4 gün ayırmanızı öneririm. Şahsen ben 3 gün kaldım ancak, listemde olmasına karşın bazı yerleri keşfedemedim. Bu arada şehrin her yeri kameralı. Trafik mükemmel işliyor, sürücü ya da yayalar da trafik ışıklarına %100 uyuyorlar. Caddeler bal dök yala cinsinden pırıl pırıl, Hint mahallesi Little India hariç.
Masjid Jamae-Singapore
Yandaki fotoğrafta görülen caminin adı Masjid Jamae ve yukarıdaki düzenli binaların da bulunduğu ChinaTown semtinde bulunuyor. Bu camii, Singapur'un en eski camiisi. Müslüman olduğumu söylememe karşın, her ne kadar girişi serbest denilse de Singapur'lu müslümanların pek misafirperver olduğu söylenemez, bu nedenle iç mekanını göremedim. Dışındaki tabelada 1826'da inşa edildiği yazılmış. Bu camii Singapur'lu budist ile hinduların ibadethaneleri ile aynı semtte bulunuyor. Örneğin budistlerin en büyük tapınağı Buddha Tooth Relic Temple  iki adım, Hinduların Sri Mariamman Temple iki adım. Yine bu çevrede bir de kilise var ancak adını hatırlamıyorum. Yarabbi bu ne hoşgörü ! Gerek ülkemizde gerekse de müslüman ülkelerde, aynı dinden olup da aynı mezhepten olmayanları boğazlarken, varlığına dahi tahammül edemezken, Budistler, Hindular, Müslümanlar, Hıristiyanlar A Y N I mahallede yaptıkları ibadethanelerde manevi ihtiyaçlarını gideriyorlar. Yarabbi bu hoşgörü iklimini bize de nasip et inşallah !
Sri Mariamman Temple Singapore
Yandaki ve aşağıdaki fotoğrafta Hinduların Sri  Mariamman Temple tapınağını görüyorsunuz. Sizlere biraz Hinduizm rituelinden bahsedeyim. Aşağı yukarı bütün dinlerin ibadet ritüellerini gördüm, ancak Hinduizmin ki kadar tuhaf bir ritüel görmedim, o nedenle, bu satırları okuyanların mutlaka videolarım sekmesindeki Hinduizm rituelini izlemesini tavsiye ediyorum. Şahsen benim için ayrı bir tecrübe oldu.  Bu tapınak da aynen Masjid Jamae gibi Singapur'un en eski Hindu tapınağı  ve yukarıda da söylediğim gibi ChinaTown semtinde ve 1827 yılında yapılmış. Bu tapınağı ziyaret etmek için ayakkabılarınızı tapınağın dışında çıkarıyorsunuz, şayetiç mekanlarında fotoğraf çekmek isterseniz ayrı bir ücret ödemenizi istiyorlar. Bir fotoğraf amatörü olarak bu güzel heykelleri çekmeye değecek kadar güzel eserler göreceğinizi taahhüt edebilirim.
Sri Mariamman Temple Singapore
Buddha Tooth Relic Temple SingaporeBuddha Tooth Relic Temple Singapore
Buddha Tooth Relic Temple Singapore
Buddha Tooth Relic Temple SingaporeÜstteki üç ve yandaki fotoğraf           Budistlerin 2005'te başlayıp da 2007 yılında ibadete başladıkları Buddha Tooth Relic Temple tapınağına ait. Benim ziyaretimde tıklım tıklım doluydu ve en az 50-60 tane budist rahip eşliğinde ibadet yapılıyordu. İbadet edenler birinci ve ikinci fotoğrafta görülen buddhanın önündeki sıralara oturmuş budist rahiplerin çevresinde ellerindeki çince alfabeyle yazılmış artık duamıdır nedir bilmiyorum, bir müzik notası gibi devamlı suretle terennüm ediyorlardı. En az Hinduizm kadar dikkat çekici bir ritüeli var.
 Çin satrancı oynayan insanlar         Sizce bu fotoğraftaki insanlar ne yapıyor  ve burası nedir? İlk düşündüğünüz şey burasının bir pazar yeri olduğu ve alışveriş yapıldığı olabilir mi ? Ancak, değil. Fotoğrafa dikkatlice bakarsanız bu gördüğünüz üstü kapatılmış alan bir oyun bölgesi. Ancak, herhangi bir oyun değil, Çin satrancı. Fotoğrafta ayakta olan insanlar, satranç oynayan inanların hamlelerini seyrediyorlar. Yalnız bizdeki gibi bazen oyuna karışanlar oluyor ve sesler yükseliyor, tatlı bir çekişme, atışma görebiliyorsunuz. Bir ayrıntı daha, bu oyun oynayanların büyük bölümü yaşlılardı, izleyenler ise orta yaşlı ve genç nüfus. Acaba yaşlıların tecrübelerinden ve hamlelerinden strateji feyzi mi alıyorlar  diye düşünmedim değil yani...
       Elgin Bridge Köprüsü, aşağıdaki akşam çekim fotoğrafları da olan Singapur nehri üzerinde. Arkada ise yukarıda bahsettiğim üç yüksek bina üzerindeki nerdeyse gerçeği kadar büyük gemi maketini görebiliyorsunuz. Elgin köprüsü adından da anlaşılacağı üzere bir İngiliz lordu tarafından yaptırılmış. Ancak bu ingiliz sıradan bir ingiliz değil. Hindistan Valisi . Köprü şehrin merkez bölgesinde ve nehre ayrı bir estetik katmış.
Singapore River Singapore River       Singapur nehri kenarlarında cafeler, yeme-içme, oturma, eğlence mekanları var. Singapur'a gelen maceraperest ve parasız turistlerden iseniz sizin içinde nehir kenarlarına oturulabilecek basamaklar yapmışlar, oturup nehri ve nehir içinde turistik sefer yapan küçük botları izleyebilirsiniz.

 Po Chiak Keng Tan Si Chong Su Temple          Singapur merkezinde ve Singapur Nehri bölgesinde bulunan Po Chiak Keng Tan Si Chong Su Tapınağı bir Çin Budist tapınağıdır. Tapınak Tan Si Chong Su adıyla biliniyor ve 1876'da Tan klanı adına yapılmış.        National Orchard Garden SingaporeNational Orchard Garden SingaporeNational Orchard Garden Singapore      Singapur'a gidenler eğer ulusal orkide bahçesini görmemişse bence Singapur'a gitmemiş saymak gerek. Çünkü, orkidelerin en güzelini ve en çok çeşitini  buradan başka yerde görmeniz biraz zor. Orkide bahçesini gezerken bazı çeşitlerin isimlerini tanınmış politikacı ya da sanatçıların adıyla görürseniz şaşırmayın. Singapurlular ülkelerini ziyaret eden ünlü politikacı ve sanatçılara hoşluk ve anısı olsun diye bazı orkide türlerine bu kişilerin adlarını vermiş ve o kişinin ülkeyi ziyaret ettiği tarihi ve fotoğrafını da yanına koyarak ziyaretçilere bu orkidenin adını bu şekilde teşhir ediyorlar. Unutmadan söyleyeyim her ziyaret edene değil ! Orkide bahçesi National Orchard Garden olarak geçiyor ve Singapore Botanic Gardens içerisinde 60 bin orkide türü ile 2000 den fazla hibrit orkide türü  ziyaretçilere sunuluyor. Bu devasa büyüklüktekteki botanik bahçesinin görülmesi için en az yarım gün ayrılması lazım. Metro ile ulaşabilirsiniz.  Giriş ücreti 5 Singapur Doları.
 Singapore Botanic Gardens Symphony Lake-Singapore       Symphony Lake;  Singapur'da Botanik Bahçesi içerisinde bulunan  yapay bir göle yapılmış konser merkezi. Bu gördüğünüz yerde Singapur Senfoni Orkestrası aylık halka açık konserler veriyormuş, ne yazık ki ben göremedim. Fotoğrafta gördüğünüz yeşil alanın tamamının göl yüzeyi olduğunu ve göl üzerinde nilüfer çiçekleri ile kapandığını, yan ışıktan dolayı fotoğrafın yeşil alanının çim yüzeyi gibi görüldüğünü belirteyim.
 Orchard Road Singapore         Bu ve bunun gibi estetik görünümlü birçok bina Singapur'un en çok turist çeken caddesi Orchard Road caddesine ait.  Bu cadde üzerinde dünyadaki en popüler markaların alışveriş yerlerini bulabilirsiniz, toplam uzunluğu 2.2 km ve cadde üzerinde de MRT istasyonu da var. Paranız çoksa alışveriş de yapabilirsiniz !!
 Indian Food-Singapore        Akdeniz mutfağı kültüründen geliyorsanız ve benim gibi sebze ağırlıklı besleniyorsanız, Singapur'da işiniz zor. Zira, bildiğiniz gibi uzakdoğu mutfağı baharatın özellikle de körinin ağırlıkta olduğu ve belli bir süre sonra yemekten-içmekten kesileceğiniz yemeklere sahip.  Şahsen ben aç kaldım desem yeridir, ne yersem yiyeyim, bir türlü damak zevkini tutturamadım. En meşhur yemekleri Chili Crab dedikleri yengeç kızartması. Onu da beğenmedim. Mutfaktan bahsederken, Singapur'un her tarafında Uzakdoğunun çeşitli ülkelerine ait farklı lokantalar olduğunu gördüm. Örneğin, Kamboçya Mutfağı, Vietnam mutfağı, Kore mutfağı vb. gibi. Benim bu ülkelerin mutfağında en çok dikkatimi çeken Vietnam mutfağıydı. Vietnamlılar bildiğimiz tavuk ayaklarını kızartıyor ve satıyorlar. Bu yaşıma kadar tavuklarının ayaklarının yendiğini görmemiştim, bu sayede öğrenmiş oldum.
Coconut   Bu fotoğraftada gördüğünüz hindistan cevizi. Uzakdoğuda hindistan cevizi bazen yukarıa gördüğünüz gibi dışı soyulmuş, bazen de dışındaki tüyleriyle birlikte bir tarafı kırılmış olarak kaşık ve pipetle birlikte servis ediliyor. Kırılan kısmın içinde meyvenin suyunu pipetle içiyor,daha sonra kaşık yardımıyla da iç kısımda kalan meyvenin yumuşak kısmını yiyorsunuz. Yumuşak kısmın lezzetini zaten pasta süslerinden ya da hindistan cevizli çikolatalardan bilirsiniz, yaş meyvenin lezzeti biraz daha şekersiz, ancak hindistan cevizi suyunu ben beğenmedim, o nedenle de içmedim.
Sri Mariamman Temple Singapore
Bu fotoğraf yukarıda dış fotoğrafını verdiğim Sri Mariamman Temple tapınağının iç mekanı. Singapur'da Hinduların yoğun olarak yaşadığı bölgeye Little India, Çinlilerin yaşadığı bölgeye de ChinaTown adı verilmiş. Her iki mahalleye girdiğinizde kendinizi Hindistan ya da Çin'e gitmiş gibi farzedebilirsiniz. Örneğin ben Çin'e gittiğimde ChinaTown semtinden hiçbir farkı olmadığını hattı zatında fazlası dahi olduğunu söyleyebilirim.  Bu mahallelerden Little India'da Mustafa ünvanlı diye bayağı büyük ve ne ararsan bulabileceğin bir mağaza var. Bu Mustafa nerden geliyor diye bir araştırdım, sahibi Arapmış. İnanırmısınız mağazada yok yok, kuyum, gıda, ecza, giyim, baharat, hırdavat, züccaciye, billuriye, kavafiye, mefruşat, aktar, mobilya, beyaz eşya, elektronik, döviz change-exchange ve saymayı unuttuğum diğer şeyler. Gidenlerin görmesini tavsiye ederim. Yalnız Hint mahallesi çok pis, daha doğrusu Hintlilerin kendileri temizlikten pek nasiplerini almamışlar, oldukça pis, pasaklı olduklarını söylemeliyim. Hatta lokantalarda yüzlerce sineklerin arasında yemek yiyorlar, benim midem kaldırmadı. Çin mahallesinde dolaşmak ise Hint mahallesine göre daha zevkli. En azından daha temiz ve görsel olarak daha düzenli ve tertipliler. Çinliler yemeklerini lokantanın önünde herkesin gözü önünde yapıyorlar ve pak mı pasak mı görüyorsunuz. Çin yemeklerinde değişmeyen şey genellikle pirinç ve sebze. Et ve türevi türü yemekler çok yok. Son bir not, yemeklerde EKMEK yok. Yemek yanında TIGER marka yerel biraları var ve son derece hafif ve lezzetli.

 Pipa-Chinese music instrument
      Fotoğraftaki enstrümanın adı PIPA. Enstrümanı çalan kişi biraz utangaçtı ve yüzünü göstermek istemedi. Enstrüman armut şeklinde, dört telli ve sesi, bizim TSM sazımız UD'a benziyor.